Fotograf Çekimi

Belinda 11 Aylık!

Pazar, Ağustos 24, 2014


Hala yürümüyorsun. Ayakta dururken el çırpıyorsun ve dengeni daha iyi sağlıyorsun.

 Aralıksız diş çıkardığın ve sürekli huysuz ve iştahsız olduğundan yeme konusunda bir arpa boyu yol gidemedik. İştahın yine az ve gündüz doğru dürüst yemediğinden gece yine uyanıyorsun. Sadece süt içmek istiyosun. Ayrıca geceleri çığlık atarak uyanıyorsun. Acı çekiyorsun ve  sakinleştirmek için senin yanında duruyorum. Bazen bizi odadan çıkartmıyorsun da. Uykuların inanılmaz azaldığından ve sürekli bölündüğünden göz altların morardı ve çöktü. Ne yazık ki bu konuda bana çekmişsin.

Yemeklerini, tabağını, bardağını hala yere atıyorsun. Aslında eline ne geçse yere atıyorsun ve bu senin için eğlenceli bir oyun. Ne yaparsam yapayım bu huyundan vazgeçmiyorsun. 

Alıştırma bardağından asla içmiyorsun. Sana çeşit çeşit bardak alsamda hiç biri işe yaramadı. İllaki küçük biberonunu istiyorsun.  

İnanılmaz sabırsızsın. İstediğin bir şey olmadığında çığlıklar atıyor, sinirleniyor ve ağlıyorsun. Sana ısrarla sabırlı olmayı ve kendi kendine uğraştığında yapabileceğini göstermeye çalışıyorum.  Bazen işe yarıyor ve başarının keyfini yaşıyorsun ama bazen her ne ile uğraşıyorsan onu atıyor ve söylene söylene uzaklaşıyorsun. 

Bu sıralar seslere, müziğe çok daha fazla ilgi gösteriyorsun. Ninnileri çok dikkatli dinliyor, dudaklarımı nasıl kıpırdattığıma bakıp sende aynısı yapmaya çalışıyor ve bazen de bir kaç kelimeyi söyleyebiliyorsun. 

Günden güne daha da dillenmeye başladın. Her gün yeni bir şeyler öğreniyor, söylerken mutlu oluyorsun. Bir şeyler anlatmaya çalışıyorsun ama çoğunu anlamıyorum.  Baykuş yeni favori kelimen. Ayrıca cümle kurmaya da başladın. 'Anne nerdesin?'  'Köpüş nerdesin?' 'Dede nerdesin?' sürekli tekrar ettiğin cümleler.

Seslere hala çok duyarlısın. En ufak bir sese hemen uyanıyorsun.  Hala gündüzleri odanda 'white noise' kullanıyorum. Yoksa evin içinde dolaşamıyorum!

Ağlama sesini değiştirdin. O kadar gıcık bir ses ki! Ambulans gibi, kedinin sesi gibi tuhaf ve enteresan ama kesinlikle insanın sinirlerini bozuyor!

Müzikle birlikte dans etmeye başladın. Kollarını bir aşağı bir yukarı sallayıp, kolundan 'ba-aaaa!' diye ses çıkarıp ardından alkış tutuyorsun. Bütün bunları yaparken çok komik ve bir o kadar da çok tatlısın.

Her yere tırmanmaya devam ediyorsun. Acele acele bir oraya bir buraya tırmanıp duruyorsun. Yürüdüğünde ne yapıcam şimdiden düşünmeye başladım kara kara.

Oyunlara daha çok yöneldin. Hayatın oyuncakların ve oyunlarının etrafında dönmeye başladı. Diğer her şey senin için anlamsız. Fakat hala bir numaran kitapların. Oyuncakların hep önünde.

Sokak hastasısın. Günde 3 kez dışarı çıkmamız bile sana yetmiyor.  Parkta oynamaya bayılıyorsun. Oyun grubuna bayılıyorsun. Ne zaman kapıdan dışarı çıksak sevinçten çığlık çığlığa bağırıyorsun. O haline bayılıyorum. Dünyanın en tatlı bebeğisin.  

Doğum günü hazırlıklarına başladım. Bir çok şeyini özenle seçip aldım bile! Çok güzel bir 1. yaş günü kutlaması olsun istiyorum ama diş sürecin beni biraz da olsa tedirgin etmiyor değil hani.

İnek sütü alerjin hala geçmedi. Reflunda geçmedi. Doğum günü pastanı nasıl yapacağım bilemiyorum. Tsh değerlerinde nihayet düştü ve ilaç kullanmak zorunda değiliz!



Blogumda bulunan fotoğraflar bana aittir. Yazılı iznim olmadan hiç bir şekilde kullanılamaz.




Popular Posts