Aile Gezisi Rota : FEZ Berlin!

Salı, Ocak 24, 2017



Geçtiğimiz hafta sonu çocukları nereye götürsek diye düşünmeye başladık. Ben onları kukla tiyatrosuna götürmek istiyordum fakat internette araştırma yaparken Devin'nin yaşına da uygun bir tiyatro oyunu bulamadım.  Genelde 3 yaş ve sonrası için vardı. Ben de araştırmaya devam ettim ve bu sefer tiyatro düşüncemde sabit kalmadım. Herhangi güzel ve değişik bir yer olabilirdi artık. Derken Fez-Berlin sitesini keşfettim. O an aklıma gelmişti. Daha öncede çok duyduğum ama bakmaya fırsat bulamadığım, tam olarak neyin nesidir bu Fez bilemediğim bir yerdi. Açıkçası aile merkezi olduğunu düşünüyordum fakat pekte ilgisi yokmuş. Tiyatrosu, konser salonu, yüzme havuzunun da bulunduğu devasa bir yer düşünün ve hepsi çocuklar için! Ben Berlin'i cidden çok ama çok seviyorum :) 

 Sitelerinde mevcut programı incelemeye başladım. Haftasonuna özel 1-5 yaş arası çocuklar için düzenlenen bir festival olduğunu gördüm. Artık nereye gideceğimizi biliyorduk. Bu hafta sonu keşif yerimiz Fez-Berlin'di! Üstelik ikisinin yaşına uygun bir tiyatro oyunu da vardı! Şansa bak :) O kadar mutlu oldum ki anlatamam.

Fez ' e geldiğimizde çok ama çok kalabalık olduğunu fark ettik. O kadar çok kalabalıktı ki arabalar koca otoparkta yer bulamamış ve yollara park etmişlerdi. Up uzun bir bilet kuyruğundan sonra ise nihayet içeri girebildik. İki farklı şey için para ödedik. Hem festival için hem de tiyatro için! Sanırım toplamda 25 euro gibi bir para ödedik. 




Fez' e vardığımızda ilk fark ettiğim çok ama çok büyük olduğuydu. Gerçi sitelerine bakarken bunu fark etmiştim fakat yakından bunu görmek çok başkaymış. Hem kapalı alanı hem de açık alanı inanılmazdı. Hava soğuk olduğundan dış mekanını keşfetme gibi bir lüksümüz yoktu ama inanıyorum ki havalar ısındığında çocuklar için muhteşem bir yer olacak. Gölü, parkları, hayvanat bahçesi  olduğunu sitelerinden biliyorum ve şimdiden havalar güzelleştiğinde oraya gitmek için sabırsızlanıyorum :)

Belinda  çok mutluydu.  Devin arabada uyuyakaldığından henüz nerede olduğunun farkında değildi. Açıkçası ben de çok mutluydum ayrıca heyecanlıydım. İlk kez bu tarz bir yere geliyorduk ve ilk kez birlikte bir tiyatroya gidicektik. Tiyatronun başlamasına 4 saat vardı bu yüzden festival alanından yararlanmak için uzun bir zamanımız mevcuttu. Belinda'ya gideceği oyundan biraz bahsettiğimiz için bize sürekli ayıya gideceğini ayıyı görmek istediğini söylediysede, bir süre sonra festivaldeki oyuncaklar ve etkinliklerle vakit geçirmeye başlayınca ayıyı çokta sormamaya başladı. 

Belinda büyük bir aktivite alanına girip oynamaya başladı. Devin'de uyuyordu. Ben de kahvaltı yapmadığımdan cafeden bir kaç bir şey almaya gittim. Ordada uzun bir kuyrukta bekledikten sonra nihayet bir şeyler alabildim. Fiyatlar çok uygundu ve tadları da çok güzeldi. Özellikle çikolatalı muffinime bayıldım. Yeniden almak istesem de o sıraya bir daha girmek istemedim :)


Döndüğümde Devin uyanmıştı ve etrafa göz atıyordu. Yeni uyanmış olduğundan bir süre nerede olduğunu çözemedi ama daha sonra kum havuzuna gidip orada oynamaya başladı. 

İki minik çocukla kalabalıkta hareket etmek biraz yorucuydu. Fotoğraf çekmek ise neredeyse imkansızdı. Tüm etkinliklere dahi katılamadık. Nereye doğru ilerlesek adım başı bir etkinlikle karşılaşıyorduk. İlk katı bitirememiştik bile ki daha bir de üst kat vardı! 




4 saatlik oyunlardan sonra tiyatro salonunu bulmak için etrafta koşuşturmaya başladık. Bir türlü bulamadık emi. Tam o sırada Belinda portakal suyu istedi ve oyuna yetişmek yerine cafe kuyruğunda bulduk kendimizi :) Neyseki oyuna yetiştik ve iste o an ben çok ama çok duygulandım. Çok duygusal bir insanım sanırım. Belinda'nın mutluluğu, Devin'nin mutluluğu beni çok duygulandırdı. Garip bir his bu. Üzgün değilsiniz aslında ama sanki hüzünden dolayı ağlayacak gibi hissediyorsunuz. Ben hiç bir zaman bu duyguyu tarif edemeyeceğim sanırım :) Herneyse. Yoğun bir mutluluk mu desem ne desem bundan dolayı yaşadığım duygusal yoğun hislerden sonra nihayet oyunu izlemeye başladım. Oyun almanca ama anlaşılmaması imkansız. Kızlar müziklerin ve danslarında bulunduğu oyunu çok sevdi. Ayağa kalkıp ailece dans ettik :)  İkisininde gözlerinin içi parlıyordu ve çok mutlulardı.



Oyundan çıktık ve bu seferde üst katta bulunan etkinliklere katılmaya başladık. Mekanın kapanmasına 1 saat vardı ve 1 saat boyunca da üst katta oynayabilirlerdi. 









Festival bittiğinde ve artık eve gitme vakti geldiğinde Belinda oradan çıkmak istemedi. O kadar çok yorulmuştu ki arabaya bindikten 1 kaç dakika sonra uyuya kaldı. 

Biz Fez-Berlin'i çok ama çok sevdik. Şimdiden diğer programlarını incelemeye başladım.bile  Belinda ve Devin'i daha çok tiyatroya götürme kararı aldım. Bu isteğim olur mu olmaz mı bilemem ama daha çok uğraşacağım orası kesin. 


Çocuklarla ilgili tüm konularda inanılmaz hassasım. Onların eğleneceği, seveceği vakit geçirebileceği güzel yerler gördükçe çok mutlu oluyorum. Her yerde çocuklarla ilgili, çocukların düşünüldüğü bir çok yer görmek istiyorum ki Berlin bu konuda cennet diyebilirim. Bilmiyorum. Dünyayı biz büyükler o kadar çok kirletiyoruz ki onların masum dünyalarını her yerde görmek beni dünyanın acı gerçeğinden uzak tutuyor ve bir o kadar da ağlatıyor. Sanırım hüznüm bu yüzden. Çünkü gözlerimden her bir damla yaş indiğinde garip bir hüzünle kaplı olduğumu hissediyorum. Çocuklarımın şanlı olduklarını fark ediyorum. Bir yandan da dünyadaki diğer şansız çocuklar için kendimi sorumlu gibi hissediyorum. Bilmiyorum bu kendi içimde dahi çözemediğim garip bir duygu karmaşası. Ne kadar açıklamaya çalışsam da çokta başarılı olamadığım bir konu. Belki az çok kendimi ifade edebilmişimdir belki bazılarınız ne demek istediğimi anlamıştır :) 

Umarım gelecek dünyadaki tüm çocukların yüzlerine kocaman bir gülümseme getirir. Mutluluk getirir.  Sağlık getirir. Onlar için yapılacak çok şey var ve onlara güzel bir dünya bırakmamız için sorumluluklarımız var. Sizcede öyle değil mi?

Herkese Sevgiler!...



You Might Also Like

0 yorum

Blogumda bulunan fotoğraflar bana aittir. Yazılı iznim olmadan hiç bir şekilde kullanılamaz.




Popular Posts