Geri Sayım : 24. Hafta

Cuma, Temmuz 05, 2013


Gezi olaylarından dolayı garip bir iki hafta geçirdik. O yüzden geçen iki haftanın fotoğrafları yok. Gezi olaylarının başlamasıyla değişen ruh halime bir de yaşadığım biber gazı tecrübem eklendi. Bebeğim o ana kadar kıpır kıpır iken polislerin çekildik dediği gün bir güzel biber gazı yedim. Evimiz Beşiktaş'a yakın olduğundan atılan gazların nasibini alıyorduk. Tabi bebeğimde aldı.

Beşiktaş'ta karnımız acıktığı için bir yerde yemek yemek için oturduk. Bayrağımı da almış yemeğimi dört gözle bekliyordum. Derken insanların kaçışmalarını gördüm. Yanıbaşımızdan geçip giden bir kaç kızın yüzüne baktığımda, gözlerinin şiş ve yaşlar aktığını gördüm. Ağızlarını da kapattıkları için bir yerlerde gaz attıklarını anladım. Zaten kısa bir süre sonra gazın kokusu geldi. Çoluk çocuğun oturduğu, şenlik havasında, muhabbetli sohbetli neşeli ortam bir anda değişti. Üst katların kapalı olduğunu düşünerek yukarı çıktım ama hiç bir katın penceresi olmadığını fark ettim. Olabildiğince nefesimi tutmaya çalıştıysam da sürekli yapamıyordum bunu. Hesabı ödeyip hızlıca uzaklaşmaktı tek istediğim. Tekrar aşağı inip hesap için kasaya gittik. Çalışanlara hemen gitmemiz lazım dedim. Hamile olduğumu fark etmemişler. Söylediğimde ise eşarbıma limon suyu sıktılar bolca. Ödedik hesabı ama aldığımız herşeyi de gerimizde bıraktık. Uzaklaştık ordan ve evin yolunu tuttuk ama bebeğim ilerleyen bir kaç gün içerisinde hiç hareket etmedi.

Doktora bu konuyla ilgili bilgilendirdim  ama ne gibi bir yan etkisi olabilir bebeğe bilemedi. Bilebilmesi için atılan gazın bileşenlerini bilmeleri gerekiyormuş. Devlet bunu açıklamadığı sürece de bilemeyecekmişiz. Eğer bir etkisi olduysa da bebeğin solunum yoluna  olmuştur dedi. İnternette de pek bir bilgilendirme yok bu konuda. Umarım olmamıştır bir şey. O kadar korkutucu ki. Kimyasal basıp insanların üzerine çoluk çocuk, ihtiyar, hamile, genç dinlemiyorlar. Gazı attıkları yer ara sokaklar olunca işin rengi değişiyor tabi.

Moraller çok bozuk. Ağırlaşmadan tatil yapmak için yer ayırtmıştık ama ne moral kaldı ne bir şey ama yaşadığım bu olaydan sonra olaylara da çok yakın yaşadığımız için ailem bizi aldı ve bir haftalığına uzaklaştık İstanbul'dan.

İstanbul'dan uzaklaşmak pek bir şey değitirmedi aslında. Keyif yok, moral yok. Geçtiğimiz, gezdiğimiz her yer de insanlar ayaktaydı. Mekan değiştiriyorduk bir nevi.

Çok üzülüyordum ve bebeğimin bu sessizliği beni derinden etkilese de bir yandan da içimde gelecek için bir umut doğduğu için seviniyordum. Kızım daha iyi bir Türkiye'de yaşayabilecek, özgür olabilecek diye...

Neyse ki  ilerleyen günlerde kıpırdamaya başladı ama o kadar azdı ki.  Gaz mı, benim psikolojim mi onu böyle yaptı, yoksa her ikiside mi bilemiyorum. Doğduğu zaman daha iyi anlayacağız sanırım.
Ah benim minik kızım, ne yaptı sana polis amcalar...


Herşey ne de güzel başlamıştı...
Kızım 23 haftalık


 

You Might Also Like

0 yorum

Blogumda bulunan fotoğraflar bana aittir. Yazılı iznim olmadan hiç bir şekilde kullanılamaz.




Popular Posts